Kashan'daki 3.
akşamımız bugün, aslında 1 ya da 2 gün olarak planlamıştık
ama ortamı sevince yaydık gitti, bugün ki dinlenme de çok iyi
geldi :)
Tahranla İsfahan arasında kalan bu
küçük yerleşim bir çok kişi tarafından atlanır diyor rehber
kitap, bizce uğranmaya değer,
belki de bizi çeken İran ve çöle özgü mimarinin burada başlamış
olması.
Kapalı
çarşı tipik, ilk defa gördüğümüz Fin Bahçesi çok özel
değil, belki diğer şehirdekiler daha farklı olacaktır
bilemiyorum. Buradan akılda kalan Khan-e Ameriha. Aslında şu an
restorasyonda ve bizim içeri girmemiş olmamız gerekiyordu. En
büyük geleneksel ev olarak burası yazdığından diğerlerine
atlayıp burayı hedeflemiştik. Kapı açıktı, görevliye de mimar
olduğumuzu anlatabilince girin kısa bir tur yapın, az fotoğraf
çekin dedi.
Girdik
avluyu görünce, vaooow olduk, ama aslında bu hiçbirşeymiş. Yine
sevgili Azerbeycanlılar imdadımıza yetişti. Mimar kız planı
gösterince anlaşıldı durum, toplam 7 avlu varmış birbirine
bağlı ve bu büyük kompleks 85 odalı 5 yıldık lüks bir otele
dönüşecekmiş. Projenin mimarı da bir anda yanımıza gelince ve
Türk çıkınca işler iyice aydınlandı, oteli gönlümüzce
gezebildik, süper bir deneyimdi, bir mimar olarak böyle bir projede
yer alabilmeyi dilerim :)
Semaver, the biggest...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder